Bugün Internet Computer Protocol blok zincirini tanıyıp Hello World örneğiyle bu merkeziyetsiz geliştirme ortamına ilk adımımızı...
Kardeş Sevgisi Üzerine..
Kemal İKİZOĞLUMerhaba arkadaşlar..
Kardeş sevgisi üzerine..
Vaktinizi bir gün içerisinde nasıl geçiriyorsunuz ? Bilhassa canınız sıkıldığınızda .. Arkadaşlarınızı mı arıyorsunuz, ya da sizi çağırmalarını mı bekliyorsunuz ? Ya da bazen tek başınıza kalıp sadece elinize tabletinizi yada telefonunuzu alıp oynamak mı geliyor.. Belkide mp3 dinleyerek oyun oynamak zamanınızın geçmesine en güzel ilaç olur gibi görünüyor şimdilik.. Öyle değil mi sizce de ?
Peki siz sadece kendi zamanınızı geçirmek istiyorken belki de en yakınızda biryerlerde gerçekten yardıma ihtiyaç duyan bazı insanlar var .. Ya da sizinle birlikte bir şeyler yapmak , paylaşmak isteyenler..
Bazen size söyleyemezler, bazen çekinirler , ya da sizden bir adım atmanızı bekleyebilirler.. Bizim yaptığımız tek iş ise kendi planlarımıza , kendi sınırlarımıza ve üstüne uygun davranışlarda bulunmak gibi hareket etmek ..
Hayatınızda gerçekten bir insanı mutlu ettiniz mi ? Mutlu ettiğinizde gözlerine bakıp o ışıltıyı hiç fark ettiniz mi ? Ya da mutluluğunu anlatan birkaç çift söz söyledi mi size ? Hayatta belkide insanın duyacağı en büyük mutluluklardan birtanesinin bu olması gerek..
Aynı durumu biz kendimiz içinde düşünebiliriz.. Birisinden yardım istediğimizde onun istediğimizi, ihtiyacımızı karşılamasını bekler hep ümit ederiz.. Bazen bir büyüğümüzden , bazen kardeşimizden , bazense en yakın arkadaşlarımızdan .. Bunun sonucunda bazen yüzümüzde güller açarken bazen de üzgün bir şekilde sonuçlanır..
Kardeşlerle hep kavga ederiz.Bu hep böyle devam etmiştir .. Abimizle , ablamızla , kardeşimizle fark etmiyor aslında.. Hepsini yaşadım. Zamanında bende kavga ederdim hep ..
Başıma en son söyle bir olay geldi.. Beni o kadar çok etkilemişti ki hala etkisi üzerimde..
Ailemin yanına gelmiştim. Kısa bir tatilim vardı ve özlediğim arkadaşlarımla ve ailemle vakit geçirmek istiyordum .. Boş kaldığım zamanlarda ise bilgisayarımın başında oluyordum genelde..
5 ? 6 yaşındaki kardeşim ise sürekli aktif halde .. Yanıma geliyor, bana bir şeyler söylemek istiyor ama söyleyemiyordu.. Bazen bilgisayarımı ona bırakıp o çok sevdiği Command Conquer General?s oyununu oynamasına izin veriyordum.. Bazen de onu kovaladığım oluyordu.. 🙂 Günler bu şekilde ilerliyordu..
Gideceğim bir önceki günün akşamüstü vaktiydi..Kardeşim gerçekten çok sıkılmıştı . Ve evde sürekli karıştırmaya başladı heryeri.. Ben bilgisayarıma odaklanmış çalışıyorken onun da yanımda çalışması benim dikkatimi dağıtıyordu. Giderken kızdırmak istemiyorum ve kendimi tutuyordum kardeşime karşı.. Böyle bir 10 dakika sürdükten sonra birden ani bir kararla bilgisayarımı kapattım ve ona ufak bir teklif sundum. .
Sunduğum teklifi öyle mutlu ve heyecanla kabul etti ki gözleri parladı birden 😀
Güneş artık iyice kendini gizlemiş ay ve yıldızlara bırakacak duruma gelmişti..
Kardeşime topunu almasını ve dışarıya çıkartmasını söyledim. Topunu patlatmış 😀 Elinden tutup top almaya gittik. Birkaç yere dolaştıktan sonra bulabildik. Bu dolaşma esnasında sürekli konuşuyorduk. Her çocuğun vazgeçemeyeceği yerlerdir parklar .. Parkın yanından geçerken oynamaya girmek isteyen cocuk şimdi ise hiç girmek için can atmıyordu.. Şaşırmıştım aslında .. Daha önce böyle bir şey yaşamıştım ve neredeyse yarım saat parkta vakit geçirmiştik. Kısa bir süre sonra mahallemize geldiğimizde ise topu yere bırakıp koşturmaya başladık..
İlk önce karşılıklı kısa paslı atıştık , daha sonra oyunu bozduk ve topu birbirimize kaptırmamaya başladık.. Uzun şutlarla birbirimizden kaçırıyorduk topu.. Kardeşim o kadar zevkle oynuyor , mutlu gülücükler saçıyordu ki etrafına .. O kadar çok terlemişti ki tişörtünde ıslanmadık yer kalmamıştı .. Bu şekilde belkide 30 ? 45 dakika beraber oyun oynadık.. Bu benim içinde çok güzel oldu ve belki de bilgisayar başında geçireceğim bu aralıktaki zamandan daha verimli geçirdiğime inanıyorum..
Annem pencereden bize sesleniyordu artık.. Yemeğin hazır olup bir an önce sofraya gelmemiz için .. İçeriye girmemiz de bir olaydı zaten.. Topu eline alıp içeriye almak varken kapıdan sutlayarak içeriye sokmaya çalışıyorduk birbirimizin ayağından topu alarak J Kardeşimin şutları girmediğinde ben topu sektiriyorum , o topu alıyor yine içeriye atmaya çalışıyordu .. O kadar eğlendik ki bende çok mutlu oldum. Neyse ki topu içeriye almayı başardı.. Eve gelmiştik..
Ellerimi yıkıyordum ve kardeşim birden gelip bana şöyle söyledi :
– Abiii .. Ben çok eğlendim yarın da oynayalım mı .. ?
– Ben yarın geri dönüyorum ama..
– Aaaaaa, Evet dönüyordun demi.. ımmm..
Bu kısa konuşmadan sonra içi burkuldu ve içeriye geçti.. Bir an o ellerimi yıkamayı bitiremedim. Hiç böyle söyleyeceğini tahmin etmemiştim..
Ve fark ettim ki bana söylemek isteyip de söyleyemediği şey de buydu aslında.. Benimle birlikte zaman geçirebilmek.. Beni uzun süre görmediğinde içinde belkide ufaktan hep hayaller kuruyordu.. Abim gelince şunu yaparız , şuraya gideriz diye..
Ama biz genelde onlarla kavga edip , başımızdan savmak isteriz.. Tıpkı küçükken biz de bir abimizden ya da abimizden bir şey istediğimizde bazen bizi umursamadığı gibi ..
Ve şu an ailemden , kardeşimden çok uzaktayım. İçimde kardeşimin gelip de ?Hadi gidelim mi abi ?? demesini çok özledim. .
Her zaman ileriye bakmaya gerek yok. Bazen fırsatlar ya da olanaklar en yakınınızdadır..
Farketmeyi ve görebilmeyi iyi keşfetmelisiniz..
Tıpkı sizin de kendinizi birisine keşfettirmeniz gibi..
Gitmeden önce de onunla hayatında ilk kez uçurtma uçurduk.. Elimde kalan ise o güne ait güzel bir fotoğraf.. 🙂
Hoşçakalın ..
Son Yorumlar..