Bugün Internet Computer Protocol blok zincirini tanıyıp Hello World örneğiyle bu merkeziyetsiz geliştirme ortamına ilk adımımızı...
Kart Kullanmanın Binbir Avantajı..
Kemal İKİZOĞLUMerhaba arkadaşlar..
Gün geçtikçe yaşamımıza daha da el atmaya çalışan ve bizi kendine aşırı bir şekilde bağlayan kredi , banka kartlarından ve bankalardan bahsetmek istiyorum.. Aslında bu konuya neden değindiğimi soracak olursanız, günlük yaşamımızda karşınıza öyle şaşkınlıkla baktığınız durumlar gelebiliyor ki anlamıyorsunuz ve bir an kendinizi köşeye sıkışmış bir yardım eli bekleyen bir çocuk gibi hissediyorsunuz.. Ve böyle bir durumda da paranızı kullanamaz hissediyor ve paranızın yanında bir de karta ihtiyaç duyuyorsunuz..
Hani hepimiz yolda, pazarda , çarşıda , yürüdüğümüz tüm yol güzergahlarımız üzerinde ya da önemli sayılabilecek her bir bina önünde ; birbirinden farklı bankaların pazarlamacılarının toplandığı ve Size : “Sizin için buradayız” dercesine zorla ya da tercihen kart satmakta olan insanları düşünüyorum.. Onların görevi belli , bizim kendimizi bildiğimiz belli.. Bazen öyle cazip tekliflerle veya kafamızda oluşturduğumuz nasıl o düşünce beliriyor ki “Hadi bir tane kredi kartım olsun, bu fırsatı geri çevirmeyeyim artık” dediğimizi duyar gibi oluyoruz içimizdeki sesten.. Bir tane de bize veriyorlar hemen elimize tutuşturup.. Adımız soyadımız, her şeyimiz için yeterli oluyor artık.. Eskiden bir bankadan kredi almak için o kadar şart koşuyorlardı ki , bir bilgisayar mühendisini işe almak için listelenen gereklilik listesi gibi.. En az iki kefil , ikisininde 1500 TLden aşağı olmayan maaşı, işlem masraf tutarları gıldır gıcık tüm ücretlerin ödemeleri … Kartlar hayatımızda hep kolaylık sağlar , bizi zor durumdan kurtarır diye düşünürüz..Onlar bizim can simitlerimiz.. Haklıyız aslında bizi zor duruma düşürmekten birkaç kez kurtarıyor.. Ama daha sonrasını hiç düşünüyor muyuz ? Aklıma birden “Sonunu düşünen kahraman olamaz” sözü geldi.. Sonra sonra diye yaşanan hayattan ne zevk alınır ki bir kere de anı yaşayalım diye söyleniyoruz mırıldanarak..
Merak ediyorum ve bunu deneyerek sormak istiyorum : Hiç kumar oynadınız mı ? Oynadım diyorsanız bu soruyu es geçin. Çünkü nasıl bir şey olduğunu görmüşsünüzdür.. Oynamaya devam ediyor ya da bunun nasıl kötü bir şey olduğunu anlamışsınızdır.. Eğer oynamadım diyorsanız size hemen şunu sormalıyım : ” Kredi kartınız var mı ? “
Kredi kartı aslında banka ile müşteri arasında oynanan bir Rus ruleti gibi bir şey olarak düşünüyorum. Banka sizi bir kerede öldürmüyor. Vücudunuzun işlevsiz görünen ama en can alıcı noktalarınızdan vuruyor. Ve sizin can çekişinizi izleye izleye bu oyunu bitiriyor.. Eğer bir an önce oyunu terkederseniz belki kurtulma şansınız olabilir.. Tabi kurtulanlar da olmuyor değil..Aklınıza şöyle bir soru da gelebilir : ” Ya bankayı ben halt edersem ? 🙂 ” .. Yorganınızı ayağınıza göre uzattığınızda bankayı bir nebze halt etmiş oluyorsunuz işte..
Evet, kredi kartlarının farklı bankalar üzerinde müşterileri için hazırladığı senaryoları konuştuk.. Bankamatik kartları diye bir şey de var.. Şimdi bu kartlar içinde online alışveriş defterini açtılar.. Cüzdan taşıma, bankamatik yanında olsun.. Ya da , cep telefonunla hayat çok kolay mı demeliydim.. 😀 Şimdiki NFC sistemli ödemeler ile kartı taşımaya gerek bile kalmadı.. Böylesi bence çok daha iyi oldu ..
Bu kadar olumsuz gibi görünen durum için insanlar neden bu kadar bankalara akın edip bir banka kartına sahip olmak için mantığına uygun olmayan tercihler içerisine giriyorlar.. Bir de buna göz atalım..
Bir bankanın size vermiş olduğu kredi kartında bir limit vardır. Bu limit ödemelerinizin düzenli olma durumuna ve maaşınıza göre farklılık göstererek yükseltilebiliniyor.. Bir bankayla limitiniz kadar düello yapabiliyorsunuz.. Güzel bir atasözümüz var . Yukarıda okuduğunuz paragrafta da bahsettiğim gibi , ayağını yorganına göre uzat..
Size yaşadığım birkaç durumdan bahsetmek istiyorum :
Bir avm çılgınlığı aldı başını gidiyor. İnsanların en güzel vakit geçirecekleri yerler avmler oldu artık.. Giriş yaptıktan sonra çıkışı biraz pahalıya mal olabiliyor ama olsun yine herkes o mutluluğu tadıyor. Alışverişiniz için hangi mağaza ya da dükkana giderseniz gidin fiyatların hep dengesiz sayılar dizisi üzerine kurulduğunu göreceksiniz.. Müşteri farklı okur , dükkan farklı yorumlar..
Bir akşamüstü vaktinde avm içerisinde bir yemeğe gittik. Gittiğimiz yer ünlü bir restauranttı. Ne yiyeceğimize karar verdik ve iş ödemeye geldi. Nakit olarak ödeme yapacağım için parayı kasiyere uzattım. Yemeğin tutarı 13,95 TL .. 20 TL verdim ve para üzeri olarak bana 6 TL uzattı.. 5 Kuruşu sorduğumda , ” Efendim 5 kuruş kalmadı” diye yanıt verdi. Ne kadar bu ürünün fiyatı dediğimde bana aklımdaki fiyatı söyledi.Ne yapacağımı bilemedim ama yemek sonrası 5 kuruşu rica ediyorum dedim ve masamıza geçtim. Biz yemeğimizi yedik. Ve sonrasında da oradan ayrıldık.. Durum aslında 5 kuruşta değildi.. Durum oraya uğrayan milyonlarca insanı aptal yerine koyup 13,95 TL fiyatını 14 TL üzerinden yuvarlayarak müşteriye yapılan mini bir bubi tuzağıydı..
Bir başka şubesine gitmiştik .. Yine aynı siparişi verdik.. Düşünmüştüm sadece buradaki kasiyer ile ilgili bir durum olabilir diye.. Ama bir başka mekanda da aynı sıkıntıyı yaşadım. Belkide yanımda bir bankamatik kartım olsaydı hesaptan sadece 13,95 TL ücret kesip 5 kuruşum cebimde kalacaktı.. 5 kuruşa şirket, doğru bir hizmet vererek müşteriyi kendisine daha iyi bağlayabilirdi.. Ama pazarlama stratejisi diye yapılan bu şekilde fiyatlardan kurtuluşun tek yolu sanırım bir karta sahip olmak ..
Bu benim karşıma gelen en basit örneklerden biri aslında.. Avmlerde neler yok ki.. 99,90 TL , 12,95 TL , 13,99 TL.. Herkesin işin ucunda bir çıkarı tutarı var. Sürekli çalışan bir mekan için ufak bir hesap yapalım.. 5 kuruşunu 100 kişi bıraksa 5 TL eder. Aylık 5000 satış dersek 250 TL ek olarak alınmayan 5 kuruşlardan şirketin kasasına oradan da ne oluyorsa artık..
Bunu sadece bu kadar 10 TL ve üzeri işlemlerde düşünmeyin. 3,95 TL .. 5 TL verirsin 1 TL döner. Fark edemezsiniz ama ay sonunda hesabı nasıl denk getireceğim veya şu kadar param nereye harcadım diye düşünmeye çalıştığınız oluyordur. Yabancı bir el cebimizdeki parayı yönetir gibi habersizce olur biter her şey..
Kredi kartı ile online alışverişin tadına varamadığımız gibi sonunu da kendi harcamalarımıza olan heyecanımız gibi getirebiliyoruz. Onlarca bankadan kırmızı çizgi yemiş hala daha karta doymayan insanlar var. Bunların sonunun da nasıl olacağını az çok kestirebiliyoruz.İnsan hayatı çok ucuz.. Sudan ucuz..
Eskiden bankamatikler ile sadece para çekilip havale yapılabilirdi. Fonksiyonları belirliydi.. Ama şimdi öyle bir fonksiyonel hale geldiler ki küçük ilçelere banka açmaktansa bir iki bankamatik ile orada bulunan müşterilerine bir banka eşdeğerinde hizmet verebiliyor.. Para yatırabiliyorsun , para çekebiliyor, havale yaparken, cep telefonlarına TL atabiliyorsun, faturaları ödeyebiliyorsunuz.. Bir de online bankacılık oldu mu sadece bankamatiğe para yatırma ve para çekme işi için kullanır olursunuz..
Nakit olmayıp da limitini aşan alışverişler sonrası onların borçlarını ödemek insana ne kadar ağır geldiğinin farkında olmuyor hiç kimse.. Çünkü en az herkesin cebinde iki bankanın bankamatik ve kredi kartları oluyor. Biri bitiyor biri başlıyor.. 🙂
Bunlar benim pek haşır neşir olmayıp da gözüme çarpan ufak tefek durumlardı.. Bu kadar sözü söyledikten sonra biraz kısa bir özet yapmak istiyorum. Öncelikle paragrafa kadar okuyan okuyucum.. Senin için kendi adıma teşekkür ederim. Gerçekten kendine inanabilirsin ki eğer sayfayı direk en alta sürüklemediyseniz iyi bir okuyucusunuz.. İnançlı ve azimli bir okuyucu.. =)
Günümüzün gereğine göre hiç bir kart kullanmadan nakit olarak artık çalışan genç nüfustan kimse kalmadı.. ( Ben öyle düşünüyorum) Kredi kartı kullanmak yerine bir bankanın işletim ücretini de göz önünde bulundurarak bir bankamatik kartı edinebilirsiniz. Bunu interaktif bankacılığa açtırıp, bilinçli bir genç nesil kullanıcı olarak güvenli bir şekilde kullanabilir ve işinizi görmeye devam edebilirsiniz. Bu sayede ufak ve zahmet gerektirebilecek işlemleri beklemeden internet üzerinden halledebilir , gece geç saatlerde banka aramaktan ya da günün en yoğun çalışma saatlerinde banka kuyruğundan bir nebze kendinizi kurtarabilirsiniz. Alışverişlerinizde nakit olmasa bile bankamatik kartı ile alışverişinizi yapabilirsiniz. Eğer kredi kartı kullanmak istiyorsanız o kartı sadece siz bilin ve siz kullanın. Birşey alırken de iki kez düşünün.. =)
Gereği yoksa hiç kullanmayın.. Tavsiye Ederim 😉
Son Yorumlar..